17.11.2010

Bir kurban daha geçti gibi

Sevgili günlük, sen bu satırları okuduğunda ben çok uzaklarda olacağım. Sana bir öneri, kaçabiliyorsan sen de kaç.

İnternete girebilmek için girdiğim [burada anlatım bozukluğu var] sahil kafesinin [yani sahildeki bir kafe demek bu] canlı müzik şeysinin bembet sesli solistinin kulak tırmalayıcı sesleri resmen ruhumu kabarttı. Ya da kararttı. Şu an tam olarak çıkaramıyorum. [Aha yine detone oldu]

"Geçmiyorr günleer, gidiyoruum, gidiyoruum?" Hangi şarkı lan bu? Böyle bi' şarkı mı var? Kotundan uydurduğunu düşünmeye başladım bu kadının şarkıları. Neyse.

Aile efradının beni terkedip gitmesinin üzerinden henüz 10 saat geçmişti ki, yarın eve dönecek olmanın verdiği ferahlamayla biraz olsun kendime gelebildim. Evet. Garsooun, kahve getir.

Obaa, erkek turist de varmış. Pardon yahu solistmiş bu da. Ama sanata ve sanatçıya biraz turist sanırım. Bu da bet çıktı. Şimdi düete geçtiler, betir betir betliyorlar. Oh ne güzel. Sanırım 350 yıl klasik müzik dinlesem kulaklarımdaki bu deformasyonu geçiremem.

Neyse, ne diyordum, dediğimde hep farkediyorum ki aslında hiç bi'şey demiyorum.

Oooh solist abla coştu, "gidiyoruum gidiyoruum" lan hâlâ aynı şarkı mı?

Neyse, ne diyordum? Hah! Bir Kurban Bayramı'nı daha kazasız belasız geçirmiş olmanın verdiği huzur ve mutlulukla doluyum. Peki, size bundan yıllar yıllar ve yıllar önce İstanbul'u birbirine katan kaçak boğa Naci'nin hikayesini anlatmış mıydım? Anlattın diyenler, len nası atıyorsunuz yaa, anlatmadım olm öyle şeyler.

Bir kere daha şahit oluyoruz ki, netbook'ta iken bi'şeyler yazmaya çalışmakla, masa üstü bilgisayarımın klavyesiyle bişeyler yazmaya çalışmak arasında dağlar kadar fark var. O yüzden "Ceza" tüm klavye severler için söylüyor. "Fark varr".

Çok garipsiyorum bazen bu durumu. Kalbuki, ["Kaldı ki" ile "Halbuki"nin birleşimi bu kelime, ben uydurdum, az önce. yıhıyıhı ve mihimihi. TDK benimle gurur duymalı bence.]

Oooh, erkek solist sazı aldı eline istediği gibi öttürmeye başladı. Lan sus be olm. Millet gözünün içine bakıyor ne zaman bitirecek de gidecek de biz de kafamızı da dinleyebileceğiz de öyle de böyle de şöyle.

Ahaha şarkı bitti, kimse alkışl
amadı. Lan olm badi, olm işaret bunlar, hadi toparlanın yavaştan.

Ben de toparlanayım yavaştan. Hatta toparlandım. Hadi gideyim ben. Hatta gidiyorum galiba. Hatta hesabı bekliyorum. Aa hatta gelmiyor hesap. Lan koşsam kimse yakalayamaz ha, adisyon da garsona girer. Koşayım mı lan. Koş olm Naci koş!

Aha bu da kedi. Az önce yanıma geldi.
[Buraya fotoğraf gelecek.] Yarın falan gelir.

Geldi:

Hiç yorum yok: