Öncelikle birazdan armut yiyeceğim. (Kolay hedeflerle başlamak lazım.)
Sabah işe gideceğim. [Bak bunu kesin yapmam lazım.]
Abrakıt denen aletten alacağım bir tane ve direkt yarım mekiklere başlayacağım günlük. Göbeeme doğru bir can simidi oluşmaya başladı.
Hatta yüzme evet. Kendine bir havuz bul. [Kış geldi lan soğukta b.ku donar insanın. Hem grip mrip.] (Ok tamam ikna oldum, bahara kadar bekleyeyim bari.)
Akşamları eve gelince koş biraz. [Kış geldi lan soğukta b.ku donar insanın. Hem grip mrip.] (Oo baya ikna ediciyim.)
En geç 1 sene sonra. Evet ölmez de sağ kalırsam 1 sene içinde çalış uğraşıp didinip, bunları [hadi bunların tamamını olmasa da bunlara yakın bi'şeyleri][bunlar aşağıda][aşağısı da aşağıda] çalabiliyor olacağım. Koydum olm kafaya, kurssa kurs, dersse ders.
Web tasarımı. Bak bunu hep sallıyorum. Buna biraz zaman ayıracağım. [Olm iş güç ya, zaten kafa 1, bi' de haftasonu bunla mı uğraşacaksın.] (He valla ya, neyse bakarız.)
Eve televizyon alınacak. Sevgili günlük ben sana anlatmış mıydım bizim evdeki televizyon artık siyah beyaz göstertmeye başladı dünyanın tüm renklerini bize. Neyse anlatırım, zira anlatılacak bi' tarafı da yok, bozuldu işte o kadar. Şeytan diyor ki, git al bi'tane led tv, çatır çatır girsin kredi kartı ekstresi. Rahatla bi'. Ama işte yapamıyor insan. Neyse bu konuyu çözmem lazım, ulan akşamlarımız gri tonlarında sürekli.
Hangi şarkılar mı?
Misal şu:
[Bak buna yürekten bir "ohhaaa" geliyor yine.]
Ya da bu:
[Bu tamamen tasnif dışı.]
Şu wifi'li telefon olayı, evet, sanırım nokia 5800. Yakında, tarih verelim, önümüzdeki ay içinde olabilir, alacağım demiyorum ama, bakalım, cayarım ya ben bundan almam herhalde.
Ulan doğru düzgün hedeflerim bile yok, oof of.
Neyse, armut yiyerek deneyimin ilk aşamasını başarıyla geçtim bu arada günlük. Kayıtlara geçsin. Hişş, Norveçli balıkçı bakmıyo' musun lan sen buraya?
---Süperedit:---
Yukarıdakilere ek olarak bir de bu şarkı var:
[kalpli malpli diye hop diye basıp dinlemeyin derim ben.]
--- Bir yazıda bu kadar çok edit olmaz, olmamalı:---
Yahu dün yazdıklarımı bugün okuyunca aslında hiç birini yapmayacağımı farkettim, ne kötü :]
Bi' kere abrakıta ihtiyacım yok, çünkü taş gibi göbek var bende, 6 katlı. Televizyondan da vazgeçtim, annem alma dedi, iyi dedim ben de, çabuk ikna olduğumu söylemiştim. Cep telefonundan da vazgeçtim, farkettim ki aslında bu kadar mobilite cilde zarar. Yok lan taş gibi göek falan sende bizi mi yiyon, al sen abrakıt bi' tane. Olm alayım da, kullanmam ki ben onu. Al al kullanırsın. Gitar n'olacak? Aaa ulan onu unuttum bak bi' ondan cayamıyorum işte, kahretsin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder